Gençlik ve Spor Bakanlığımız tarafından yürütülen, moderatörlüğünü TRT spor spikeri Erdoğan Arıkan'ın yaptığı, konuk olarak ünlü spor yorumcusu Rıdvan Dilmen'in konuk olduğu 'Tecrübe Konuşuyor' projesi başarıyla gerçekleştirildi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi salonunda düzenlenen etkinliğe, Vali Amir Çiçek, Gençlik Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hasan Davulcu, İl Jandarma Komutanı Albay Hakan Çelik, Emniyet Müdürü Hakan Çetinkaya, Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürü Bekir Çeker, çok sayıda genç katıldı.
Rıdvan Dilmen gençlerle ayrı ayrı fotoğraf çektirdi ve formaları imzaladı. Öğrenciler ve Fenerbahçe taraftarları Dilmen ile fotoğraf çektirmek için yoğun ilgi vardı.
Muğla'nın kendisi için ayrı bir yeri olduğunu belirten Dilmen, "Muğla'da futbol hayatım boyunca oynamadığım kadar maç oynadım. Fenerbahçe'ye giden başarıda Muğlaspor'un ve hocam Kemal Dirikan'ın katkısı çok büyük oldu" dedi.
Hayalinde Fenerbahçe ve Milli Takımda yer almak olduğunu anlatan Dilmen, "Bu hayalime kavuştuğum için mutluyum. Bundan sonra yine futbolun içerisinde olmak, gençler yetiştirmek istiyorum. Biraz daha kendimi geliştirerek futbolun içerisinde özellikle eğitim kısmında devam etmek istiyorum" dedi.
Moderatör Arıkan'ın A Milli Futbol Takımı'nın Hollanda ile yapacağı maçın değerlendirmesini sorması üzerine Dilmen, "Öncelikle İzlanda'nın puan kaybetmesi önemli. İzlanda kazanırsa Hollanda maçında aldığımız beraberlik bize yetmez. Yenilirsek gidemeyiz bu nedenle kesinlikle bu maçı kazanmalıyız" diye konuştu.
Erdoğan Arıkan'ın, tekrar teknik direktörlüğe dönüp dönmeyeceği konusundaki sorusunu cevaplandıran Rıdvan Dilmen, "Bugüne kadar bu konuda bir yorum yapmadım, cevap da vermedim. Fenerbahçe'den ayrıldığımda yenilgisizdi. Adanaspor ile lige çıktık, Karşıyaka ile sonuncu iken ligi altıncı bitirdik. Başarının ölçüsünü biraz değerlendirmek gerekiyor. Altay ile 11 maç üst üste kazanmamıza rağmen, malum Diyarbakır olaylarından dolayı çıkamamıştık. Antrenörlüğümün, futbolculuğumun ve yorumculuğumun çok çok daha önünde olmasını isterim. Ama şu an Türkiye'deki futbol kulüplerinin yönetim tarzları ile onlarca antrenör arkadaşım var, 'Aman yerinden kımıldama' diyorlar. Ama bir gün elbette o kulvarda da kendimizi göstereceğiz. Teknik adam olarak sahalara dönmem diyemem. İyi şartlar oluşur, özellikle gençler ile birlikte çalışabileceğim üç-dört yıllık bir proje olursa dönerim" dedi.
Erdoğan Arıkan'n 'Burada iğneyi biraz da kendime batırmak istiyorum. Rıdvan Dilmen'in teknik direktörlükte başarısız gösterilmesinin bir nedeni de medya. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?" sorusunu cevaplandıran Dilmen, Galatasaray - Kasımpaşa maçında Veysel ile ilgili medyada çıkan haberi örnek gösterdi. Dilmen, "Galatasaray-Kasımpaşa maçı bitti. Yayında biz Veysel Sarı ile ilgili hiçbir şey konuşmadık. Eve geldim internette 'Galatasaray'a bu kadar hizmet etmedi' gibi şaibeli bir cümlem olmuş. Hem de Türkiye'nin en önemli gazetelerinin birisinin internet sitesinde haber yer almış. Başka bir yorumcu bu sözü söylese Veysel bu kadar rahatsız olmaz ama o kadar çok üzüldüm ki. Hiç kullanmadığım bir cümlenin sosyal medyada yayılması beni çok rahatsız etti. Yoksa biz özür de dilemesini biliriz, haddimizi de aştığımız bir zaman oluyordur. Ben bu güne kadar her sporcuya karşı sporcu kimliğim ile saygılı olmaya çalışıyorum, çünkü ben de damdan düştüm" dedi.
Rıdvan Dilmen, futbolcuların neden kulüp yönetimlerinde yer almadığı konusundaki soruya ise, "Türkiye'de şöyle bir imaj var. 'Futbolcu yöneticilik yapamaz.' Kendim için söylemiyorum. Bizim aramızda yöneticilik yapabilecek yabancı dili ile futbolculuk kariyeri ile bilgisi ile sosyal yapısı ile yöneticilik yapabilecek çok önemli arkadaşlarımız var. 1977 yılından bu yana Gençlerbirliği Kulübü Başkanlığı yapan Sayın İlhan Cavcav geçenlerde 'Kulüp başkanlığı 2 dönem olmalı' dedi. Zamanlaması bence manidar. Türkiye'de yönetici profillerinin değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Sporun içinden gelen birisinin illaki başkan olması şart değil, yönetmek başka bir şey. Yönetecekler ile birlikte yönetim kurullarında olmamız gerektiğini düşünüyordum" dedi.
Rıdvan Dilmen, sporcuların neden kulüplerin yönetimlerinde yer almadığı şeklindeki soruya, "Kulüpler yeterli oyu bugün toplasa Futbol Federasyonunu düşürürler. Türkiye'de kulüpler Futbol Federasyonunu yönetiyor. Türkiye'de kulüpleri Futbol Federasyonu'nun yönettiği gün Türk futbolu kurtulur" dedi.
Programda Dilmen, sosyal medya ve salondaki öğrencilerden gelen soruları yanıtladı.
Program sonunda Arıkan ve Dilmen'e hediye verilirken salon içerisindeki seyirciler arasında yapılan çekilişte 3 kişiye tablet hediye edildi.